ŞİİRLERİNİZİN BU BÖLÜMDE YER ALMASINI İSTİYORSANIZ LÜTFEN BİZE GÖNDERİN
............................................................................
En İyi Arkadaşım Yalnızlığım
O güne kadar hiç onu tanıma fırsatı bulamamıştım. Çevremdekilerden duyduğum kadarıyla çekilmez biriydi. Kimse onu sevmiyor ve hiç kimse onu istemiyordu.Acaba o mu çok kötüydü yoksa çevredekiler istediği biri olmadığı için mi istenmiyordu?Bilmiyordum.Karar vermiştim onu tanımaya çalışacaktım.Ama bu karar benim için çok zordu.Eğer onu seçersem çevremdeki her şeyi unutup her şeyle vedalaşmak zorundaydım.Bunu yapmak benim için çok zordu ama onun o karanlık dünyasında neler gizlediğini bilmek istiyordum.Niye hayattan bu kadar soyutlanmıştı,niye hiç kimse onu sevmiyordu,bilmek istiyordum.Sonunda ben de onun gibi hayattan soyutlanmıştım ve o zaman anlamıştım neden onu kimsenin sevmeyip istemediğini.Çünkü o karanlık dünyasında herkesi kendisiyle yüzleştiriyordu.Belki de bu yüzden bu kadar soyutlanmıştı. Ama ne olursa olsun, o benim hayatımda tanıdığım belki de ömrümün sonuna kadarda tanıyabileceğim tek dostumdu. Yalansız dolansız insanları olduğu gibi seven ve kabul eden, ona verecek ve onunla paylaşacak hiçbir şeyi olmasa da onlara tüm içtenliği ile kucak açan bir yapısı vardı. İşte bu yüzden onu seviyordum. Şimdi çok mutluyum. Hayatta sahip olduğum hiçbir şeyim olmasa da arkadaşım vardı. Neden ilmiyordum ama onun yanında kendimi güvende hissediyordum. Bana o kadar güven vermişti ki onunlayken kimsenin bana zarar veremeyeceğinden emindim.Bu hayatta onun sayesinde hiçbir şeyden korkmuyordum.O bambaşkaydı herkesten farklıydı.İlk defa birine bu kadar güvenebiliyordum.İlk defa birine kendimi olduğum gibi anlatabiliyordum hem de hiç çekinmeden ve korkmadan.Beni ona bağlayan bir şeyler vardı.Evet vardı.Çünkü onunla geçmişimiz aynıydı.oda hayattan soyutlanmıştı ben de,onu da kimse sevmiyordu beni de,onunda sahip olduğu hiçbir şeyi yoktu benim de...Geçmişimiz aynıydı ya geleceğimiz?oda aynıydı.O da hatırlanmak istiyordu ben de,onunda sevgiye ihtiyacı vardı benimde...Sonuçta geçmişimizde aynıydı geleceğimde belki de bu yüzden bu kadar iyi anlaşıyorduk.Ben ondan çok şeyler öğrenmiştim cesur olmayı,alışmayı,kaybetmeyi,mücadele etmeyi oysa bana bu zamana kadar kimse bunları öğretmemişti.Kaybetmeyi bile bilmiyordum kaybetmek sanıyordum oysa kaybetmek sahip olduğunu sandığın her şeye aslında sahip olmadığını anlamakmış.Bak öğrendim artık hem de her şeyi !
Anlatacağım şey,benim başıma gelmedi aslında.
İyi ki de gelmemiş,dayanabileceğimi zannetmiyorum.
Bizim orası,bir sahil kasabasıdır.Çok güzel,bir yerdir.Tam mavi ile yeşilin birleştiği bir yer.Muazzam bir manzara.O kadar ki,bir çok turist buraya akın eder.
İşte bizim bu kasabanın gençleri denizci yetişir adeta.Hepsi iyi birer yüzücü,iyi birer denizcidir.Fakat bizim deniz öyle yaman ki,hataya gelmez.Alır götürür seni.Ölü bedenini bile bulamazlar.Öyledir işte bizim,çoşkun kız.
Burada,aşklar da çok güzel yaşanır.Bütün masumluğu,duygusallığı ile.
Bir seven,bir daha ayrılmaz sevdiğinden.Sonunda da,evlenir onunla.
Düğünlerimizi,görmeniz gerek.Sanırım,böyle coşku ve eğlence,çok az yere nasiptir.Çalgılar,yemekler,oyunlar...
Keşke hep,düğün olsa buralarda.
Hayatın bir işleyişi var işte.Düğün kadar,cenaze de olur buralarda.
İşte,geçen hafta genç bir kızı toprağa verdik.Onunla birlikte,bütün sevenlerini de.
Özellikle Ali'yi.
Ali kasabanın gençlerindendir.
Uzun boylu,güçlü yapılı,esmer,yakışıklıdır.Çok kız ona sevdalıdır.
O gözü ise,bir tek Gülsüm'ü görür.
İkisi de birbirine çok aşıktı.İyi hatırlıyorum bunu.
Hatta çok yakında evleneceklerdi.
Bu gençler bir hafta sonu,kayıkla açılmışlar.
Bizim bundan,sonra haberimiz oldu.
Sonra deniz birden kudurmuş.
Kayık tabi dalgalarla boy ölçüşemiş.Devrilmiş birden.
Ali'de Gülsüm'de denize düşmüş.
Gülsüm,yazık!Hemen kaybolmuş dalgaların arasında.
Ali,bağırıp haykırmaya başlamış sevdiğinin ismini.
Şansa,kıyıdan bir Ali'yi farketmiş.
Son anda Ali'yi kurtarmışlar.
Çok halsizmiş genç.Hala Gülsüm diye sayıklıyormuş.
Hatta bir ara tekrar denize koşmuş.Son anda durdurmuşlar.
Neyse ki,Gülsüm'ün ölüsünü buldular denizde.
İşte bu elim olaylardan sonra,Ali dışarıya çıkmamaya başladı.
Hemen,hemen hiç.
Bir tek,yağmur yağarken onu görür olduk,dışarıda.
Ona sordum bunu.
Gülsüm'ün denize karıştığını,yükselip yağmur olarak onla buluşacağını söyledi.
Ben sadece,onun aşkına saygı duymakla kaldım.
İşte kasaba da,yağmur yağarken Ali'yi görebilirsiniz.
Dışarı da,büyük ihtimal bir tek o vardır.
Dikkatle dinlerseniz,her yağmurla düş yüreğime,diye haykırdığını duyarsınız.
Her yağmurda,düş yüreğime...
Aşka Veda Ölüme Anlar Kala
Hani herşeyle vedalaşır da gidersin ya vedalaşmak için hiç bişeyin olmazsa ne yapıcaksın nerden bilceksin kimle vedalaşman gerektiğini senin için kimin ne düşündüğünü bilmek mümkün mü acaba gereksiz yere ızdırap çektirmek mi lazım kendine mutlu olmak nerde mümkün biliyomusunuz hani hayaller kurmak her mutluluğunu rüyanda tekrar yaşamak varya yaşamak istediğim bi gerçek varmı acaba hani bi kalpsiz bırakıp gitmişti ya bi ara ondan sonra kalpsiz olmak istemiştim uzun süre öyle oldum biliyomusunuz dayanamadım ama herkesi her güzelliği içimde yaşatabilcek kadar büyük bi kalbim var onu yoksayamadım yalanda olsa gerçekmiş gibi aşık oldum çok uzun süre seviyorum sandi herkes hani bi ışık varya ölürken görürmüş herkes ben ölmeden gördüm ona doğru gittim yeniden aşık olduğumu anladım uzun sürer sandım aşık sandım karşımdakini rol yaptığını anladım oda benim gibiydi ölürken görürmüşüz ya ışığı eet öyleymiş meğer mutluluk aşk die yanaştığım ölümmüş beni kendine çekmek için rol yapmış bana daha ölmedim ama bırakmıyorum kendimi bakarsınız ona yardımcı olurum bi gece gözlerimi kapatır bi daha açmam kim ağlarki arkamdan beni yalandan sevenmi yalandan aşkı yaşatıp üzen mi yanımda olduğunu söyleyip terkeden mi ki ağlar arkamdan benim arkamdan yine ben ağlarım ruhum ağlar bedenimden ayrıldığı için bırakın yalanı aşkmış üzülmek için ölmek için mi yaşamak lazım bırakın bunları beni görün nasıl eridiğimi üzülmemiş gibi yaşamaya çalıştığımı görün herşey yalan aslında ona göstermemek için yalandan yüzüm gülüyo siz yaşamadınız mı bu duyguyu bilmiyomusunuz öğrenin o zaman yaşadığınızda çok mutlu ama bitişinde sizinde bittiğiniz tek duygu yaşayarak mı görmek istiyosunuz buyrun hüzün sizin olsun kanlı gözyaşları sizin olsun hatta benim girdiğim daracık mezar alın sizin olsun ihtiyacım yok bu bitmiş bedenle yatmama gerek yok bakın yağmur oldum yağıyorum bakın bi kuş gibi uçuyorum alın sizin olsun dünya yaşayın sinsice yalan aşkınızı ben gidiyorum artık dayanamaz bu beden bu gözler sizi izlemeye yazık ki derdimi anlatamadım kimseye neyse sevmekte güzeldi içinizin sızladığı heran içinizdeyim gözleriniz yaşardığında bırakın ben silerim üzülmeyin bana bişey olmaz siz mutlu olun gerisi hikaye benim gibi olmayın.....
Hüseyin Okumuş
............................................................................
Mutlu Yıllar
Yimi yıl oldu sanırım.
Evet yirmi yıl oldu,şimdi daha iyi anımsıyorum.
Yirmi yıldır yeni yılı hüzünle karşılarım.
Eskiden olduğu gibi heyecanlanmam.Artık onunla ilgili bütün iyi hislerimi kaybettim çünkü.
Hem niye heyecanlanayım.Yeni yılın,bir öncekinden farklı olacağını,iyi olacağını kim bilebilir.Ben kendimi kandıramam,arkadaş.Bu yıl da benim için kötü geçecek.Her zaman ki gibi.Hep bu böyle oldu çünkü.Hep daha geriye gitti hayatım.Daha kötüye,daha da umutsuz.
Şimdi ben ne diye yeni yılı kutlayayım?Ne diye onu sevinçle,karşılayayım?
Yine bir,yeni yıl akşamındayım.Birazdan saatler acımasızca geceyi vuracak.Yine içimden bir şeyleri alıp götürecek.Yine beni,bana bırakıcak.
Sanırım ben yalnız öleceklerdenim.Hep böyle düşünürüm yeni yıla girerken.Ne bir dostum var,ne de bir sevdiğim.Hatta beni seven biri bile yok.Acı,fakat bu böyle işte.
Loş ışıklı bir sokakta yürüyorum.Zihnim yine ümitsizlklerle dolu.Sokakta insanlar var.Mutlu,yeni yıldan umutlu.İç çekerek bakıyorum onlara.Gıpta ediyorum.Keşke,ben de kendimi kandırabilsem diye iç geçiriyorum.
Biraz daha ilerliyorum.Köşede bir çocuk dikiliyor karşıma.
Bana bakıyor masmavi gözleriyle:''Efendim yeni yılınız kutlu olsun''
Dilenci sanırım diye düşünüyorum.Cebimden yol paramı çıkarıp veriyorum.Nasılsa evde bekleyenim yok.Ya da başka bir yerde...
Kızarak bakıyor bana:''Yanlış anladınız.Ben dilenci değilim''
Çocuğu gözüm ısırıyor bir yerden.Fakat tam çıkaramıyorum.
Şaşkınlıkla ona bakıyorum:''Beni tanıyor musun,evlat?''
Gülümsüyor.Ne kadar güzel gülümsüyor hem de.
Çocukluğunun tüm saflığı,tüm umuduyla:''Evet,siz de beni tanıyorsunuz''
Bunu biliyordum,fakat hala çıkaramadım çocuğu.Üstelemiyorum.
Bir paket görüyorum elinde.
Bana uzatıyor paketi:''Bu size,efendim.''diyor.
Alıyorum paketi.
Çabucak açıyorum.Hediye almak çok hoşuma gitmişti.
İçinden bir müzik kutusu çıkıyor.Allah'ım çocukluğum da,en sevdiğim şey bu.
Çocuk bana bakıyor:''Mutlu yıllar...''diye bağırıyor.Hızla gözden kayboluyor.
O zaman anlıyorum her şeyi.
Gözümden sıcak yaşlar akıyor.Ağlamak ne kadar güzel.Peşiinden koşuyorum çocuğun.Fakat yok,yok.Hiç bir yerde yok.
Bu normal.Çünkü o cocuk benim aslında.Benim yıbaşında umut dolu olan çocukluğum.
Loş sokakta koşuşturmaya başlıyorum.Deli gibiyim.
Elimde en sevdiğim şey.
Bağırıyorum:''Mutlu yıllarrrr.''
Bana olan cefa senden değildir
Benim kendi bahtım kara sevdiğim
Sana meyil vermek benden değildir
Gönül düştü nedir çare sevdiğim
Bir gonca almışım cemal bağından
Bülbül-veş yad oldum gül budağından
Müjgan oklarından hasret dağından
Ciğerciğim pare pare sevdiğim
Sen gibi canana kurban olursam
Terk-i vücud terk-i cihan olursam
Bir gün de çeşmimden nihan olursam
Garip Dertli diye ara sevdiğim
...........................................................................